2 Mayıs 2011 Pazartesi

Kerevizli Baklalı Hem de Terbiyeli Mancar Çorbası



Cuma günü tam üfelek sarmasını eklemiştim ki, yoğurtçu amcanın korna sesini işittim. Güzel süzme yoğurdundan haftalık ihtiyacım olan bir kiloyu aldım. Yine bir çuval dolusu üfelek, bir çuval dolusu da mancar vardı.

-Bak otlar taptaze, al !

-Bu kez mancar alayım

dedim. Niyetim annemin her zaman yaptığı gibi bol soğanlı, salçalı, ekşili ve bulgurlu çorbasından yapmaktı. Eve gelince buzdolabındaki son kerevizim geldi aklıma. İrice olanını, en son salata yapmıştık Umut'la. Ben kerevizi rendelemiş, oğlum sarımsağını soymuş, dövmüş, mayonezle arası pek olmadığından az mayonezli son saltamızı hazırlamıştı. Sonra da kaşık kaşık yemiştik; ben bir yandan adını şimdi hatırlayamadığım akşam yemeğini hazırlarken. Mis kokulu saplarını da yıkayıp dondurucuya attım, yazın lazım olur diye.

Konuyu dağıtıyorum yine, çorbaya döneyim. Yeni bir yemek yaratmanın heyecanı içimde: kaç gündür bakla ile haşır neşirim ya, buzdolabında bekleyen baklalar aklımda. Zeytinyağında çevriştirdiğim küp doğranmış kerevizlerin yanına arkadaş ediyorum bir avuç baklayı; ayıklayıp, ince ince doğrayarak. Mancarların acısını çıkarmak için atıyorum başka bir küçük tencereye. Üç dört dakika haşlayıp alıyorum sudan, kıyıyorum ince ince. Mancarlar da tencerede şimdi, hep birlikte sararmışlar. Tavuk suyu çıkarıp dondurucudan, ekliyorum, biraz su, iki kaşık da pirinç.

Pişmeye bırakıyorum, zaten hemen yumuşayacaklar. Üç yemek kaşığı dolu dolu süzme yoğurdu, bir yumurta, yarım limonun suyu ile çırpıyorum. Sonra çorbanın suyundan alıp alıştıra alıştıra ısılarını eşitliyor, terbiyesini katıyorum çorbanın. Şimdi çorbam güzel renkli, şimdi çorbam daha koyu, daha mayhoş. Kısık ateşte bırakıyorum biraz daha, hepsi kaynaşsın, anlaşsın diye. Tuzunu ve kıvamını ayarlayıp, kapatıyorum altını. Ağzını kapatmadan dinlenmeye bırakıyorum, içinde yoğurt olan çorbaları ağzı açık bırakırım hep, kesilmesin, pütürlü olmasın diye.

Çorbam dinleniyor, evdekiler sabırsız. Tereyağını eritiyor, hatta yakıyorum biraz. Kokusu ve tadıyla daha da güzelleşiyor çorbam. Burada anlatmalıyım, başkaları da yapsın, tatsın diye. Ben bakıp hattırlayayım bir daha canım çektiğinde diye. Küçük Ayşe'm yıllar yıllar sonra baksın annesinin tarifine diye...


20 yorum:

Bizim Evin Mutfağı-Aysel dedi ki...

Ben bir tarif eklemeye vakit bulamazken sen hem ev, hem çocuklar hem blog hem daha bilmediğim bi dolu meşguliyetin varken nasıl vakit ayırıp yazıyorsun, takdir ediyorum seni :)

Yaratıcılık konusunda zaten üzerine yok maşallah. Ellerine sağlık canım, afiyetler olsun...

MERMERTEZGAHYEMEKTARİFLERİ dedi ki...

çok güzel yapmışsın canım RABBİMİN bizlere nasip ettiği bu güze şifalı bitkileri zamanında değerlendirelim hem bak ne güzel hazır toplanmış ayağımıza gelmişken değilmi canım
sevgiler
çorbandan bir kase içmek istiyorum

Unknown dedi ki...

Mancarın ne olduğunu bilmiyorum ben ilk kez duydum :)
Ellerine sağlık. Havada böyle serinken bir çorba iyi gider :)

pelince dedi ki...

Neclacım kızın çok şanslı.. Kim istemezki anneciği böyle güzel reçeteler bıraksın..tadı damakları şenlenmiştir eminim..ellerine sağlık...

Kocaman Sevgiler..

mutfagabuyrun dedi ki...

denemediğim bir tat ama görntüsü güzel.eminim tadıda öyledir canım.ellerine sağlık .öpüyorum.

kalpkurabiye dedi ki...

çok yabancı olduğum bir lezzet ablacım, mutfakta ne kadar da cahilim:(
ellerine sağlık olsun..
mutlu akşamlar dilerimm..

Hülya dedi ki...

Neclacım ben çok severim, çok güzel gözüküyo! Ellerine sağlık!

sibelyalcincom dedi ki...

Ellerinize sağlık ne güzel anlatmışsınız kapının önünden geçen yoğurtcu olayınada bayıldım doğrusu :))))

Miskokulu Lezzetler dedi ki...

İzmir de ne yazıkki hiç görmedim bunca çeşit ot bilirim bu bana yabancı Neclacığım ellerine sağlık canım sevgiler...

Tümay Öztürk dedi ki...

Çok istiyorum bu mancarı denemeyi! Bulur bulmaz alıcam ve ilk bu çorbayı yapıcam. Ellerine sağlık ablacım:)

Unknown dedi ki...

Vallahi ben de merak ettim mancarı. Adı da pek güzelmiş, çorbası ise ağız sulandıran cinsten.
Ellerine sağlık Narinim..

Oya Kayacan dedi ki...

İştah açan bir tarif. Hele de terbiyesi ve yanık tereyağı da olunca mükemmel olmuştur ;)

mimosacafe dedi ki...

harikasın Nejla. ben de Manisadan getirtmiştim yoğurt evde akşam yoğurtlu çorba yapıcaktım çok tesadüf. bakla ve kerevizim yok ama bulgurlu falan yapmayı düşündümdü. kapak konusundaki tüyonu da not ediyorum çok faideli.

kristalkelebek(aslı) dedi ki...

Necla ablacım ne çok farklı tarif öğreniyorum sayfandan, işte yine onlardan birini paylaşmışsın..Mancarı bilmiyorum ben, çok merak ettim şimdi:).
Ellerine sağlık..
Sevgilerimle:).
aslı

Nilgün dedi ki...

Değişik üslupla yemek tarifi vermene bayılıyorum. Bu nasıl bir tarzdır ya insanın derhal kalkıp tarifi uygulayası geliyor. Ellerine sağlık...

dokuzuncubulut dedi ki...

Bu kadar güzel sebze ile nefis olmuştur bu çorba. Geçen hafta pazarda gördüm ama almamıştım. Bu hafta alıp hem çorbasını hem de yemeğini deneyeceğim.
Ellerine sağlık, sevgiler.

Tijen dedi ki...

Bahar hep bereketiyle geliyor değil mi Necla'cığım, ne güzel!

Unknown dedi ki...

Neclam hem marifetli hem tatlı dilli ellerine sağlık afiyet şeker olsun şifa niyetine

Pelin dedi ki...

Benim yaptıklarım çorbaysa seninkiler ne! Ben yemek yapıyorum demeyeceğim artık.
Yine çok değişik.
Sevgiler

Aybike Ceylan dedi ki...

Narince'm,

Ugramayali ne guzel seyler yapmissin, eline ve koluna saglik.

Bu arada hem anneler gunun kutlu olsun ve hem de cok guzel bir hafta sonu.

Sevgi ve selamlar..

LinkWithin

Blog Widget by LinkWithin