17 Şubat 2009 Salı

Tarhana Çorbası





Refik Halid Karay, '' Üç Nesil Üç Hayat '' adlı kitabının ''Karakışta Öz Türk Yemekleri'' bölümünde tarhana ile ilgili şunları söyler:



... Derken bir sabah gözümüzü açardık ki damlar bembeyaz, bacalar duman püskürüyor, kar lâpâ lâpâ yağıyor. İçimizde biberli baharlı bir sıcağa, midemizde ise yükte hafif, kaloride ağır bir yemeğe kuvvetle istek var. İşte o zaman böyle derdik:


- Bir tarhana çorbası içsek!


“Tarhana çorbasına ufalanmış tulum peyniri ve tavada nar gibi kızartılmış zar biçimi ekmek parçaları karıştırmak âdettir. İçmesine doyum olmaz; mideye indiği zaman bütün vücuda yumuşak, okşayıcı ve canlandırıcı bir sıcaklık yayar. O kadar ki, sofradan başımızı pencereye çevirip kar tipisine sünepe sünepe, içiniz katıla katıla değil, meydan okurcasına bakmaya başlarsınız; kendinizi tam mânasiyle tok, besili ve hayat güreşine hazırlanmış bulursunuz!”





Çocukluğumda yaza denk gelen Ramazanlarda bile sofranın baştacıydı tarhana. Boş mideleri ısıtan, yemeğe hazırlayan. Kültürümüzde önemli bir yeri olan tarhana günün her öğününde yenilebilir. Yaz sıcağında güneşte kurutulmuş, vitamin deposu sebzeler ve yoğurdun, kış soğuğuna yoldaşlığı. Yaz geldiğinde evde hazırlanışını ayrıntılarıyla anlatırız muhakkak. Benim yaptığım Uşak tarhanasının acısız olanı. Uşaklılar böyle toz halinde yapıyorlar ve çok da acılı oluyor. Biz çocuklar daha rahat içebilsin diye acı katmıyoruz. Kimbilir belki Uşak'a gider de orada hazırlanışını çekerim yaza. Elimde iri taneli, topak topak olan Maraş tarhanası da var ancak; pişirmeyi bilmiyorum ne yazık ki. Neyse öğrenir onu da pişiririz elbet.


Bu tarhananın pişirilmesine gelince:


Tencereye koyduğum azıcık sıvıyağa bir domates rendesi ve salçayı ekleyip azıcık kavuruyorum. Sonra bir baş dövülmüş sarımsağı katıp, suyunu, bir miktar da tavuk suyunu ( et veya tavuk suyu oladan çorba yapmak içimden gelmiyor, tadı tuzu olmuyor o zaman) ve tabii tarhanayı katıp, kaynayana kadar karıştırıyorum. Kaynayınca tuz, karabiber ve kurunanesini ayarlayıp beş dakika kadar da kısık ateşte kaynatıyorum. Misler gibi kokan çorba hazır.

Hiç yorum yok:

LinkWithin

Blog Widget by LinkWithin